Osman SİREL fotograf
sitesi
FOTOSİREL
FOTOGRAF HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ
FOTOĞRAF
mı FOTOGRAF
mı ?
Fotograf sitelerinde beni izleyenlerin mutlaka dikkatini çekmiştir ki "fotograf"
biçiminde yazıyorum. Aslında yazım kurallarına
da çok dikkat ederim ve bu yazılış Türk Dil Kurumu'na göre yanlış, ama bu konuda
ısrarlıyım. Nedeni şudur:
Benzer biçimde dilimize yabancı dillerden geçmiş olan pek çok sözcük var.
Bunların tamamında, Türk Dil Kurumu'na göre,
ek "graf" olarak kullanılmaktadır. Köken ve anlam aynı olduğuna göre,
fotograf sözcüğünde "g" yi "ğ" yapmanın bir mantığı yok.
Örnek vermek gerekirse: Biyograf, bibliyograf, çinkograf, fonograf, hidrograf,
kartograf ....
FOTOGRAF NEDİR
Fotograf, bir aygıt aracılığı ile, yeryüzündeki belli bir bölgenin
görüntüsünün, izdüşümünün, bir nesne üzerine aktarılmasıdır.
İlk olarak üzeri özel bir kimyasal ile kaplı cam üzerine, sonra ince filmler üzerine
alındı görüntüler.
Şimdilerde ise dijital ortamlara aktarılıyor.
Fotograf, bir çeşit durum saptama işlemidir. Bunun yapılmasını sağlayan bir sürü
aygıttan her hangi birini alan bir kişi
fotograf çekebilir, fotografsal bir ürün elde edebilir. Yani dünyadaki herkes
aslında yapabilir bunu.
Sanırım ki, dünyada ne çekilen her fotograf bir sanat eseri olabilir, ne de
fotograf çeken herkes bir sanatçı.
FOTOGRAF – SANAT İLİŞKİSİ
Fotograf ile sanat arasında mutlaka ki bir ilişki var. Dünyadaki bir çok
dalın da sanat ile bir ilişkisi olabileceği gibi.
Ancak, fotografın tamamiyle bir sanat olduğu savı, bana göre doğru değil, yanlış
bir saptamadır.
SANAT ESERİ NEDİR
Sanat eseri, kolay kolay elde edilemeyecek, dolayısı ile ortalama değerlerin
çok üstünde değeri olan özel bir eserdir.
Yani her eser, sanat eseri değildir, olamaz.
KİM “SANATÇI”DIR
Sanatçı, yukarda sözü edilen özel sanat eserleri sınıfına girecek yapıtlar
üretebilen kişidir.
Sanatçı dünyada sayılıdır, özel kişidir, özel yetenekleri vardır.
Şimdilerde bu kavram nedense yozlaştırılmaya çalışılıyor. Tabi böyle özel biri
olarak anılmak belki herkesin
hoşuna gidecektir ve o yüzden de bu istenir. Ama istemekle sanatçı olunmuyor;
hatta okumakla da.
Benim kişisel görüşüm, sanatçı ve sanat eseri kavramlarının ucuzlatılmaması
yönündedir. Bu nedenle de
özellikle sanat eserlerini icra eden kişilere sanatçı denmesi, çok özel bazı
kişiler dışında doğru değildir düşüncesindeyim.
NÜ NEDİR
Nü sözcük anlamı ile doğrudan "çıplak" demektir. Çıplak bir insanın yer
aldığı herhangi bir eser (sanat eseri değil; eser) de
konusu bakımından "nü" olarak anılır. Nü, daha çok resimde ve fotografta yer
alan bir daldır.
Başka bir açıdan da bakacak olursak, nü sadece insanlara özgü bir durumu
tanımlar, çünkü sadece insanlar doğallıklarını
giysi ile örtmektedirler (burada nedenleri üzerinde durumlayacak).
Dolayısı ile nü, insanın çıplaklığın tanımlayan bir kavramdır. Bu, yarı çıplaklık
biçiminde olabileceği gibi,
asıl anlamı doğrultusunda, tam çıplaklık biçiminde de olabilir.
Tam çıplak bir insanın da her bir yerinin açıkta olabileceği baştan kabul
edilmelidir. Yani, tam soyunmuş bir kişi,
orasını burasını saklıyorsa, "çıplaklık" tam gerçekleşmemiş demektir.
Ancak bu, bir nü
eserde, her şeyin cas cavlak ortada
olması gerektiği anlamında da algılanmamalı. Ama şu da düşünülmemeli: "Tamam
soyunmuş olsun ama,
orasını burasını da
hiç göstermemesi gerekir, yoksa ayıp olur, şu olur bu olur."
NÜ-EROTİZM İLİŞKİSİ
Nü ile erotizmin mutlaka ki sıkı bir ilişkisi vardır. Çünkü her ikisi de
doğal olarak çıplaklık içermektedir.
Gerçi erotizm, çıplaklık olmadan da sağlanabilir. Hal böyle olunca bu iki
konunun tam aynı olmadığı, belli bir
kesişme alanları olduğunu söylemek daha doğru olacaktır. Dolayısı ile, erotizm
de çıplaklık,
yani nü olmayabileceği gibi, nü de de erotizm olmayabilir. Yani erotik olmayan
nü eserler üretmek olanaklı
ve bunun pek çok ta örneği vardır, hem resim dalında, hem de fotograf dalında.
NÜ-CİNSELLİK İLİŞKİSİ
Erotizm konusunda olduğu gibi, cinsellik konusunda da sadce belli bir örtüşme
alanından söz edilebilir.
NÜ-GÜZELLİK İLİŞKİSİ
Bu, belki de nü alanındaki en tarışmalı konulardan biri, özellikle de iş
fotografa gelince.
Yoksa resim dalında nü ile güzelliği mutlaka bir arada tutma kaygısı yok. O
zaman böyle bir tutum
fotograf dalında da olmamalı. Nü, adı üstünde çıplak demek, çıplak insan demek.
Eh her insan da
soyunabilir, ancak her insan "güzel" değildir (güzellik kavramına aşağıda
değinilecek). Konusu nü
olarak seçmiş bir eser ya da fotograftaki kişinin ille de güzel olması koşulu bu
nedenle gerçekçi bir
koşul ve yaklaşım değildir. Hele de doğal olanı yansıtma kaygısı var ise, o
zaman neyse o.
Bir resimde ya da fotografta irdelenmesi gereken, soyunmuş ve resmedilen kişinin
güzelliği değil,
resmin/fotografın güzelliği, yani kompozisyon ve teknik olarak yetkinliği
olmalıdır.
NÜ-ESTETİK İLİŞKİSİ
Bu başlık ta aslında yukardaki ile koşut sayılabilir. Bir nü
resim/fotografta çıplak olan model
güzel ve estetik olmak zorunda değildir. Hatta, sırasına göre, eserin kendi bile
estetik olmak
durumunda değildir; eğer amaç belli bir durumu yansıtmak, belli bir düşünceyi,
görüşü anlatmak ise,
estetiğin dışına çıkılabilir.
FARKLI OLAN ÇİRKİN MİDİR ?
Fotograf ile ilgili olan görüşlerimin sonunda, güzellik konusuna da
değinmeden edemedim.
Güzel kavramı gayet tabi ki görecelidir, aynı biçimde çirkin kavramı da
görecelidir.
Bunu herkesin böylece
kabullenmesi gerekir.
Ama asıl değinmek istediğim şudur: "Bir şey eğer güzel değilse, çirkindir" gibi
bir düşünce temelinden yanlıştır.
Bu, "Bir nesne beyaz değilse, o zaman siyahtır" demekle aynıdır. Bir şey güzel
olmayabilir, ama çirkin de olmayabilir.
Her ikisinin arasında sayısız adım vardır ve iyi ki de vardır; dünyamızı
renklendiren bu çeşitliliktir.
Benzer biçimde "farklı" olan için de hemen çirkin damgasını yapıştırmak doğru
değil, tabi ne de güzel damgasını.
İlginçlik, çekicilik, farklılık kavaramları, güzellik ve çirkinlik
kavramlarından bağımsız, onlara ek,
onlara yardımcı kavramlardır.
Bitirirken: özellikle "çirkini" derken çok dikkatli olmalı; ancak oy birliği
varsa "çirkin" denilmeli.
Aksi durumda, hatta belki her durumda "farklı", "değişik", "ilginç", "tuhaf" ya da "bana
uymuyor" benzeri sıfatlar kullanmak
çok daha uygun ve insancıl olacaktır.